Anlama sen …
Ne görmeye çalış yalın olmayanı,
Ne de duymaya, fısıldananı…
Birileri hep bağırsın iste arkandan…
Duymazsan dönüp bakma ardına…
Git kuramadığın köprüleri yıkmaya…
Seyret gururla…
Gurur duy, sırtındaki çalıntıların hala yanında olmasıyla…
Ayakta alkışla, oynadığın insanların yiten inançlarının gösterildiği son perdeyi…
Görmezden gel, duvarlarda adına hakaret eden gölgeleri…
Küçümse onları da, muhtaç olduklarını çalmana izin verdikleri için…
Kendini anlat, aralıksız konuş!
Dinleme kimseyi…
Duyguların hep aynı seslerin tınılarını çınlatsın kulağına…
Değişmesin oktavları bile,
Bu ses, bu şarkı hep vardı de sen…
Anlama!
Fark et bir gün çizgilerini yaşamın…
Bir gün yanlışlıkla ayağına takılsın sorgular…
Ama sen kaç, merak etmeden…
Uyanma, insanların seni aramaya çıktığı düşlerden…
Unut rengini…
Saflığın…
En sahte gününe beyaz de,
En temiz yaşadığın gün olsun siyah…
Ama sen…
Bilme hiç…
|
|
![](//theme.webme.com/designs/red/images/cont_bottom.gif) |
|